Size nasıl yardımcı olabilirim?
Dijital Oyunlar
İNTERNET BAĞIMLILIĞI ve ALIŞKANLIKLARA ETKİSİ
Bilinçli İnternet Kullanımı

İNTERNET BAĞIMLILIĞI ve ALIŞKANLIKLARA ETKİSİ

Yazar(lar): Gülbahar AYTEKİN - Gazeteci | 23 June 2017, Friday 01:21 | 245,140 görüntüleme

Bilgi ve iletişim teknolojilerinin hızla ilerlediği günümüzde internet hayatımızın her alanında etkinliğini giderek artırıyor. Öyle ki, "İnternet olmadan ne yapardık?" dediğimiz günlere geldik.

TÜİK, 2016 Hanehalkı Bilişim Teknolojileri Kullanım Araştırması’na göre, Türkiye’de yaklaşık on hanenin sekizi internet erişimine sahip . Bu doğrultudan bakıldığında iletişimden tutun da, haber alma, bilgiye ulaşma, eğlence, alışveriş gibi en temel ihtiyaçlar artık yoğun bir şekilde internet üzerinden gerçekleşiyor.

Kullanım alanının her geçen gün gelişmesi ve çoğalması interneti vazgeçilmez bir unsur kılarken bu durum bir takım olumsuzlukları da beraberinde getirmektedir. Bilinçli kullanıldığında sayısız avantaj sağlayan internet, diğer yönüyle de bağımlılık riskini ve bağımlılıkla birlikte gelebilecek tehlikeleri ve alışkanlıkları bünyesinde taşımaktadır.

Bağımlılık kişinin kullandığı bir nesne veya yaptığı bir eylem üzerinde kontrolünü kaybetmesi ve onsuz bir yaşam sürememeye başlaması olarak tanımlanmaktadır.

Bağımlılık kavramı ilk defa 1996 yılında Goldberg tarafından kullanılmıştır. Daha sonra Amerikan medyasında bu kavram ‘internet addiction’ (internet bağımlılığı) olarak kullanılmaya başlanmıştır.

İnternet bağımlılığını, psikolojik bir bağımlılık olarak tanımlayan Kandell ise özellikle gençleri riskli grup olarak değerlendirmiş ve internetin aşırı kullanımının sağlık, ilişki ve zaman yönetimiyle ilgili sorunlara neden olabileceğini vurgulamıştır.

Patolojik internet kullanımı, internetin aşırı bir şekilde kullanılması, bu davranışın kontrol altına alınamaması ve kişinin kendi yaşamına zarar vermesi halidir.

Son yıllarda internetin, bilgisayarlardan ziyade günün her anı yanımızda bulunan mobil telefonlar aracılığıyla daha fazla kullanılmaya başlanması da bağımlılığı tetikleyen unsurlardan biri olarak göze çarpmakta. Kadir Has Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen “Türkiye’de Yeni Medya Eğilimleri Araştırması”na göre, internet kullanıcılarının %96’sı akıllı telefon kullanırken, %93’ünün mobil internet bağlantısı var. Bilgisayar sahipliği ise akıllı telefon sahipliğinden düşük oranlarda seyrediyor. Hanelerin %95’inde akıllı telefon, %80’inde bilgisayar var. Geleneksel cep telefonu fonksiyonları önemini yitirirken, online mesajlaşma SMS’in yerini çoktan almış gözüküyor. Yine aynı araştırmaya göre her 3 internet kullanıcısından 1’i uyanır uyanmaz internete giriyor %33.3. Uyandıktan sonra bir saat içerisinde internete girenlerin oranı %62 iken, %70’i akşam uyumadan bir saat öncesine kadar internette zaman geçiriyor.

Ülkemizde 42 milyon aktif sosyal medya kullanıcısının 36 milyonu, sosyal medyaya mobil cihazlarından ulaşıyor. İnterneti, insana bu kadar yakınlaştıran cihazlar, internetten gelebilecek riskleri de aynı oranda insana yaklaştırmış oluyor. Tüketim ve alışveriş alışkanlıkları, artan sosyal medya kullanımı, sosyal medya üzerinden pazarlama stratejileri sonucunda bağımlılığa biraz daha yaklaşmak kaçınılmaz olmaktadır.

En Çok Sosyal Medyayı Kullanıyoruz

İnternetin özgür, gizemli ve kolay erişilebilir dünyası özellikle genç nesli gerçek hayattan izole edip yalnızlaştırırken, vaktin kontrolsüzce geçirilmesine de sebep olmaktadır. Bu noktada özellikle sosyal paylaşım ağlarının giderek artan kullanım oranlarını gözden kaçırmamak gerek. TÜİK verilerine göre, 2016 yılının ilk üç ayında internet kullanan bireylerin %82,4’ü sosyal medya üzerinde profil oluşturma, mesaj gönderme veya fotoğraf vb. içerik paylaştı. Bunu %74,5 ile paylaşım sitelerinden video izleme, %69,5 ile online haber, gazete ya da dergi okuma, %65,9 ile sağlıkla ilgili bilgi arama, %65,5 ile mal ve hizmetler hakkında bilgi arama ve %63,7 ile İnternet üzerinden müzik dinleme takip ediyor.

Duygu ve düşünceleri ifade etmenin en kolay yolu olarak kabul edilmesi, gerçek hayatta kurulamayan ilişkilerin daha rahat kurulabilmesine imkân sağlaması, eğlenmek, sosyalleşmek ve özellikle harcanabilir gelir düzeyinin azlığı sebebiyle internete mecbur kalma gibi faktörler bugün insanları günümüzün kitle iletişim medyasından biri olan sosyal medyaya bağımlı kılmaktadır. Sosyal medya, sıradan insanlara bilgiyi paylaşma ve organize etme olanağı sağlamıştır.

Türkiye’de en çok kullanılan sosyal medya platformlarına baktığımızda ise ilk sırada Facebook’un yer aldığını görüyoruz. Facebook’tan sonra sırasıyla, WhatsApp, Facebook Messenger, Twitter ve Instagram geliyor. Verilerin bize söylediğine baktığımızda, sorulması gereken soru ise artık şu: İnternet bağımlısı mıyız, yoksa sosyal medya bağımlısı mı?

Bağımlılık Alışveriş Alışkanlıklarını Etkiliyor

İnternetin hayatımıza bunca nüfuz etmesi internet üzerinden alışverişlerin artmasına da sebep olmuştur. Yapılan araştırmalarda internet bağımlılık düzeyi yüksek olanların çoğunlukla internetten alışverişi tercih ettikleri, markaların internet reklamlarına yoğun bir ilgi gösterdikleri ve bu tavrı sosyal medya üzerinden de devam ettirdikleri görülmüştür. İnternet bağımlılık düzeyi arttıkça, internetten alışverişi daha avantajlı ve güvenli bulanların oranı da artmaktadır. İnterneti yoğun kullanma ile internetten alışveriş ilişkisi incelendiğinde, yoğun internet kullanıcısı olan bireylerin internetten alışverişe daha yatkın oldukları tespit edilmiştir. İnterneti ve web sitesini yoğun kullanan (heavy users) ve orada çok zaman harcayan bireylerin (yaklaşık % 11 oranında) daha çok online alışveriş yaptıkları saptanmıştır.

Bu noktada çevrimiçi alışverişlerde, kişisel bilgileri koruma ve şifre güvenliği açısından bilinçli olunmadığı takdirde çeşitli dolandırıcılık olaylarının yaşanması ihtimalini akıllarda tutmak gerekiyor. Özellikle de oltalama (Phishing) saldırıları masum görünümlü bir e-posta ile siz hiç fark etmeden çevrimiçi bir dolandırıcılığa maruz kalmanıza sebep olmaktadır.

İnternet bağımlılığının internetten alışveriş alışkanlığına etkisinin yanı sıra, alışveriş için interneti değil de mağazaları tercih edenler için internet pek de güvenli bir ortam olarak görülmemektedir. Online alışverişin önündeki en büyük engellerden biri algılanan risk faktörüdür. İnternetten alışveriş yapan bireylerin çevrimiçi alışverişi riskli bulmaları veya bulmamaları, bu ortamda alışveriş yapıp yapmama kararlarını etkileyen önemli bir faktördür. İnternetten alışverişlerdeki güvenlik sorunları, online alışverişi olumsuz etkilemektedir. Ayrıca, maliyet yönünden bakıldığında kitap vb. ekonomik ürünlerde, online alışveriş kişinin tutumları ile ilişkili iken, satın alınacak ürünün parasal değerinin yükselmesi web sitesine duyulan güven ile ilgili olmaya başlamaktadır.

  • KAYNAKÇA
  • 1 http://tuik.gov.tr adresinden 26.01.2017 tarihinde alındı.
  • 2 Batıgün A.D. Kılıç N. (2011), “İnternet Bağımlılığı ile Kişilik Özellikleri, Sosyal Destek, Psikolojik Belirtiler ve Bazı Sosyo-Demografik Değişkenler Arasındaki İlişkiler”, Türk Psikoloji Dergisi, 26 (67), 1-10.
  • 3 Beard K W, Wolf E M. Modification in the proposed diagnostic criteria for internet addiction. Cyberpsychol Behav 2001;4:377-383.
  • 4 Morahan-Martin J, Schumacher P. Incidence and correlates of pathological internet use among college students. Comput Human Behav 2000;16: 13-295
  • 5 http://www.khas.edu.tr/news/1478 adresinden 26.01.2017 tarihinde alındı.
  • 6 http://wearesocial.com/uk/special-reports/digital-in-2016 adresinden 26.01.2017 tarihinde alındı.
  • 7 Li, W. Garland, E.L. Howard, M.O. (2014), “Family Factors in Internet Addiction among Chinese Youth: A Review of English- and Chinese-Language Studies”, Computers in Human Behavior, 31, 393-411.
  • 8 Dryer, Randy L. (2010), “Advising Your Clients (and You!) in the New World of Social Media: What Every Lawyer Should Know About Twitter, Facebook, Youtube, & Wikis”, Utah Bar Journal, Vol.23. N.3, ss.16-21.
  • 9 http://wearesocial/uk/special-reports/digital-in-2016 adresinden 26.01.2017 tarihinde alındı.
  • 10 Chou C, Hsiao MC. Internet addiction, usage, gratification and pleasure experience: the Taiwan college students’ case. Computers&Education 2000;35: 65-80.
  • 11 Cengiz E. Şekerkaya A. (2010), “İnternet Kullanıcılarının İnternetten Alış-Verişe Yönelik Satın Alma Karar Süreçlerinin İncelenmesi ve Kullanım Yoğunlukları Açısından Sınıflandırılması Üzerine Bir Araştırma”, Öneri Dergisi, 9 (33), 33-49.
  • 12 Korgaonkar, P. ve Wolin, L.D. (2002), “Web Usage, Advertising and Shopping: Relationship Patterns”, Internet Research: Networking Applications and Policy, 12 (2), 191-204.
  • 13 Clemes, M.D. Gan, C. ve Zhang, J. (2014), “An Empirical Analysis of Online Shopping Adoption in Beijing China”, Journal of Retailing and Consumer Services, 21, 364-375.
  • 14 Lian, J-W. ve Lin, T-M. (2008), “Effects of Consumer Characteristics on Their Acceptance of Online Shopping: Comparisons among Different Product Types”, Computers in Human Behavior, 24, 48-65.

Yorumlar

  • Henüz yorum yapılmadı. Hemen düşüncelerinizi yazarak ilk yorumu siz yapabilirsiniz.
Yorum yapın
  • Doğrulama için e-posta adresinizin gerçek ve size ait olması gerekiyor.
  • E-posta adresiniz kesinlikle üçüncü kişilerle paylaşılmayacak, gizli kalacaktır.
  • Görünecek ad alanı için gerçek adınızı kullanmak zorunda değilsiniz.
  • İnternet üzerinde yapacağınız her işlem için IP adresinizin kayıt altına alındığını unutmamalısınız.
  • Yorumunuz yayınlanmadan önce editör onayından geçecektir.
lightbulb_outline İnternette kişisel fotoğraf ve video paylaşmadan önce bir kere daha düşünün! Gerçekten paylaşmanız gerekiyor mu?!
Toast Alert...