Size nasıl yardımcı olabilirim?
Dijital Oyunlar
#TWEEN KAVRAMI ve BİLİNMEYEN YÜZÜ
İnternet ve Teknoloji

#TWEEN KAVRAMI ve BİLİNMEYEN YÜZÜ

Yazar(lar): Dr. Şahin BAYZAN - Bilişim Uzmanı | Grafik(ler): Burak ÖZÇELİK | 4 October 2019, Friday 16:41 | 2,723 görüntüleme

Bizim çocuklarımız; ekonomiyi bir din gibi kutsallaştıran, piyasayı özel teşebbüs ekonomisinin yönetmesi gerektiğini savunan neoliberalizm sistemin asla umurunda değildir, olmayacaktır da. Çünkü bunlar için para, her şeyden önemlidir ve bunun kazanılabilmesi için de toplumdaki tüketimi artırmak, körüklemek gerekir.

Çocuk istismarı, dünya için en hassas konulardan ve sorunlardan biridir. Dünya genelinde hemen hemen her yıl milyonlarca çocuk cinsel, fiziksel, duygusal ve ekonomik olmak üzere birçok açıdan istismara uğruyor. Dünya ülkelerinin tamamına yakınının suç olduğu konusunda üzerinde fikir birliğine vardığı konu “çocukların cinsel istismarı” konusudur. Öyle ki bu sorun belki de dünyanın ortak sorunları arasında en önemlisidir.

Bugün çocuklar sadece gerçek hayatta değil, internette de istismara uğramaktadırlar. İnternette en çok görülen istismar, şiddet ve cinsel açıdan istismardır. Çocuk istismarının biri hepimizce bilinen, biri de fark edilmeyen iki boyutu var. İlki, hepimizin bildiği bir başkası tarafından çocuğun istismar edilmesidir. İstismarın bu boyutu ile dünya genelinde mücadele ediliyor olsa da, dünyada her yıl yaklaşık 40 milyon çocuğun istismara maruz kalıyor olması sorunun büyüklüğünü gösteriyor.

Bir diğer çocuk istismarı boyutu da fark edilmeyen, aslında fark ettirilmeyen, modalaştırılarak sunulduğu için de normalleştirilen istismardır. Öyle bir istismar ki çocuk başkaları tarafından istismar edilmiyor. Kendisini istismar ediyor, ettiriyor. Bunu da ne yazık ki isteyerek yapıyor. Bunun çıktılarından da tüketim dünyasının üreticileri yani tüketim endüstrisi faydalanıyor. Aslında bu noktaya gelinmesinin öncülerinin de bunlar olduğunu söylemeden geçemeyeceğim. Konu ciddi, çünkü işin içinde çoğunu kız çocuklarının oluşturduğu 7-15 yaş aralığında çocuklar var. İnternet ortamı özellikle de sosyal medya platformları, bu işin vitrini olmuş durumda. Belki konu sizin için o kadar önemli olmayabilir, fakat bir noktadan sonra, çocuğun kendisi dışında başka bir karaktere dönüşmesinin yolu açılıyorsa, bırakın bir yerlerde sorun mu var sorusunu da soralım…

Nasıl istismar ediliyor diye sorduğunuzu duyar gibiyim… tween kavramı ile. Evet, yanlış duymadınız tween kavramı ile. Burada herhangi bir markadan bahsetmiyorum. Amacım bir markayı kötülemek de değildir. Bu kavramın bizi, çocuklarımızı, özellikle kız çocuklarımızı sürüklemekte olduğu noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum. Beni daha iyi anlayabilmeniz için okumaya bir mola vermenizi ve Instagram’da, Facebook’ta #tweengirls etiketini kullanarak bir arama yapmanızı öneriyorum. Dilerseniz aramanızı, arama motorlarının görsel arama bölümünde aynı etiketi kullanarak yapabilirsiniz. Belki bu ifadeleri iddialı buluyor olabilirsiniz. Hatta böyle bir şeyi neden söylediğimi düşünüyor ve bunun size çok saçma geldiğini de söylüyor olabilirsiniz. Bunun böyle olmadığını bu yazıyı okuduğunuzda belki bir nebze olsun anlamış olacaksınız.

Peki, ben bunu neden söylüyorum? Yoksa siz normalleştirildiği için gönüllü olarak yapılmakta olan tween diye bir kavramı, tween diye bir akımı hala duymadınız mı? O zaman duysanız iyi edersiniz. Çünkü konu doğrudan biz ebeveynleri ilgilendiriyor ve konunun kahramanları da bizim çocuklarımız. Konu, bu akıma kapıldığı için ne çocuk gibi davranabilen, ne de ergen olmayı başarabilen bizim çocuklarımız. Kendisi yapmasa bile yapanlardan, rol model aldıklarından etkilenen ve onlar gibi olmaya çalışan bizim çocuklarımız. Kendisi gibi davranmayı unutmaya başlayan, kendisini olduğundan farklı görme ve gösterme çabasında olan bizim çocuklarımız. Çocuk oldukları halde, çocuk olmadıklarını düşünen ve yetişkin gibi davranmaya çalışan ama bunu da başaramayan tween kuşağı çocuklarımız…

Bugün kısa sürede ulaşabildiklerimize 20-30 yıl öncesinde ulaşabilmek günlerimizi, aylarımızı hatta bazen yıllarımızı alıyordu. Teknolojinin geldiği noktada bir tıkla çok şeyi çok kısa sürede yapabiliyoruz. Teknolojinin getirdiği bu kolaylıktan olsa gerek, çocuklarımız da bazı şeylere çok kısa sürede ulaşmak istiyorlar. Çabuk şöhret olmak istiyorlar, çabuk ve kısa yoldan para kazanmak istiyorlar. Rol model aldıkları kişiler gibi aşırı lüks giysiler giyinmek, aşırıya kaçacak şekilde makyaj yapmak, kısaca onlar gibi olmak istiyorlar. Bunu da elde etmek için interneti, özellikle de sosyal medyayı kullanıyorlar. Ne yazık ki bu durum, çocukluklarını yaşayamadan büyüme moduna giren, yetişkin olmaya çalışan çocuklarımızı zamanla, pazar payı milyarları bulan endüstri üreticilerinin sadık bir tüketicisi haline getiriyor. Tüketim toplumunun bir parçası haline geliyor tween kuşağı çocuklarımız. Bunu da tween kavramını kullanarak yapıyorlar.

Bizim çocuklarımız; ekonomiyi bir din gibi kutsallaştıran, piyasayı özel teşebbüs ekonomisinin yönetmesi gerektiğini savunan neoliberalizm sistemin asla umurunda değildir, olmayacaktır da. Çünkü bunlar için para, her şeyden önemlidir ve bunun kazanılabilmesi için de toplumdaki tüketimi artırmak, körüklemek gerekir. Onun için de tüketimde bir sınır olmasından pek hazzetmezler. Aslında bu yaklaşım, özgürlükçülük kılıfıyla pompalanan, klasik kapitalist düşüncenin makyajlanmış halinden başka bir şey değildir. Bugünkü tween kuşağının oluşmasının temelinde, çok tüketim, çok kazanç düşüncesi yatar. Özgürlük teması da bu düşüncenin hayata geçirilmesinde kullanılan bir figürdür. Özgürlük çok değerlidir, fakat kendini kendin olarak ifade edemediğin özgürlük sorunludur.

Olmadığı halde yaptığı aşırı makyaj ve giyim tarzıyla kendini yetişkin gibi gören veya göstermeye çalışan tween kuşağı çocuklarımızın, özellikle sosyal medyada kendilerini bu akıma ölçüsüz bir şekilde kaptırmış olduğunu Instagram’da veya arama motorlarının görsel aramalarında #tweenstar #tweenmodel #tweengirls gibi etiketlerle arama yaparak görmeniz mümkün. Makyajlanmış ve özgürlük düşüncesi pompalayan kapitalist sistemin, fark ettirmeden istismar ettiği, yetişkinleri taklit eden fakat bunu yaparken çocukluklarını, kendilerini unutma yolunda hızla ilerleyen çocuklarımızdan bahsediyorum…

Peki, siz ebeveynler; kendisi gibi davranmayıp birilerini taklit etmeye çalışan çocuklarınızın bu durumunu ne kadar normal buluyorsunuz? Ya da bu durumu normal mi görüyorsunuz? Yoksa siz de bir gün çocuğunuzun meşhur olup çok paralar kazanacağını ve bu sayede sizin de köşeyi döneceğinizi mi düşünüyorsunuz? Ya sonrası, hep aydınlık ve mutlu mu oluyor sizce…

Tüm bunları, kapitalist sistemin, tüketimde sınır tanımayan, aynı zamanda da ahlaki olmayan bir yaklaşımla çocuklarımızı istismar etmesi olarak değerlendiriyorum. Her yaşın bir güzelliği ve doğallığı vardır. Çocuklarımızın yaşlarını, o yaşın doğallığını ve güzelliğini inkâr edecek şekilde, sadece ve sadece yabancı birilerinin dikkatini çekmek, beğenisini kazanmak uğruna aşırı gösterişli giyinmelerini, aşırı makyaj yapmalarını normal bir durum olarak mı değerlendireceğiz. Ya da çocuklarımızın sosyal medyada örnek aldığı birilerini taklit etmelerini, üstüne üstlük yaşından büyük gösterecek şekilde seksi bir fotoğraf karesiyle bunu sosyal medyada yukarıda belirttiğim etiketleri kullanarak paylaşmalarını nasıl değerlendirmemiz gerekiyor.

Tween akımının, kendisi gibi davranma yetisini kaybetme noktasında ilerleyen çocuklarımızın, zaman içinde yaşayabilecekleri hayal kırıklıklarının da etkisiyle psikolojik problemler yaşamasına sebep olabileceğini göz ardı etmemek gerekiyor. Toplumda bu konuda farkındalık oluşturulmaması durumunda gidişatın pek de parlak olmadığını söyleyebilirim. Bu durum, başkalarını taklit etmekten kendi gibi davranamayan, beklenti içinde olup buna ulaşamadığı için hayal kırıklıkları yaşayan problemli kişiliklerin oluşmasına neden olabilir.

Çocukların ve özellikle kız çocuklarının kendi kimliklerinden, kendilerinden, çocukluklarından uzaklaşarak cinselliklerinin ön plana çıkarıldığı bir obje olacak şekilde internette, sosyal medyada boy göstermesinin doğruluğunu ya da yanlışlığını konunun uzmanı pedagoglara, psikologlara bırakıyorum.

Siz, siz olun. Ama hep kendiniz olun.
Çünkü siz kendi kimliğinizle sizsiniz, kendi kişiliğinizle varsınız.

ETİKETLER

#ŞahinBayzan #Tween

Yorumlar

  • Henüz yorum yapılmadı. Hemen düşüncelerinizi yazarak ilk yorumu siz yapabilirsiniz.
Yorum yapın
  • Doğrulama için e-posta adresinizin gerçek ve size ait olması gerekiyor.
  • E-posta adresiniz kesinlikle üçüncü kişilerle paylaşılmayacak, gizli kalacaktır.
  • Görünecek ad alanı için gerçek adınızı kullanmak zorunda değilsiniz.
  • İnternet üzerinde yapacağınız her işlem için IP adresinizin kayıt altına alındığını unutmamalısınız.
  • Yorumunuz yayınlanmadan önce editör onayından geçecektir.
lightbulb_outline Unutmayın, gerçek hayatta suç sayılan her şey, internette de suçtur.
Toast Alert...