Blog
Teknoloji kullanımındaki artış sosyal medya araçlarının kullanımını da aynı derecede artırmış, bu artış beraberinde kişilerin kendi iç ve dış dünyalarına yansıyan değişikliklere de neden olmuştur.
Bu suçlardan herhangi biriyle karşılaştığınızda suçun işlendiği yerden sorumlu Polis Merkezi Amirliğine, Cumhuriyet Başsavcılığı’na veya Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüklerine şikâyette bulunabilirsiniz. Örneğin; adınıza sahte sosyal ağ hesabı açılmış ilgili hesabın olduğu siteye şikâyette bulunmalısınız ve bununla ilgili adli işlem başlatmak istiyorsanız yukarıda bahsedilmiş olan şikâyet yoluna gidebilirsiniz.
Kanunun diğer maddelerinde bilişim yoluyla işlenebilecek suçlara eklemeler yapılmak suretiyle düzenleme yoluna gidilmiştir. Ayrıca Türk Ceza Kanunu haricinde özel kanunlarda da bilişim yoluyla işlenebilecek suçlar ve bu suçlara karşılık gelen yaptırımlara yer verilmiştir.
Bilgi teknolojilerinin hızla gelişimi toplumun her alanında değişimi de beraberinde getirmiştir. Bilişim teknolojileri her alanda köklü değişiklikler yaparak hayatımızın her yerinde etkili olmaya başlamış ve bu da yeni yeni suçların ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Birçok devlet bilişim alanında yasal düzenlemeler yapmak ve mevzuatlarını güncelleyip değiştirmek durumunda kalmıştır. Bilişim suçu Türk Ceza Hukuku’na ilk kez 1991 yılında 3756 sayılı Kanunla girmiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda bu alandaki suçlar hem “Bilişim Alanında Suçlar” adı altında bir bölümde düzenlenmiş hem de hırsızlık, dolandırıcılık gibi suçlar içerisinde yer almışlardır.
Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvurunun Kabulünün 8. Yıldönümü nedeniyle 23 Eylül 2020 tarihinde düzenlenen “İnternet Çağında Temel Hak ve Özgürlüklerin Korunması” konulu sempozyumda BTK - İnternet Dairesi Başkanımız Sayın Bahadır Aziz SAKİN’in yapmış olduğu konuşma Anayasa Dergisinde yayınlanmıştır.
Günümüzde teknolojinin gelişmesiyle eş zamanlı olarak internet ve sosyal medya platformları herkesin kullanabileceği, her türlü bilginin paylaşılabileceği bir mecra haline geldi.
İnternet ve akıllı telefonların kullanımının hızla artması sosyal medya araçlarının kullanımının da aynı derecede artmasına neden olmuştur. Bazı kişiler sosyal medyayı günlük hayatlarının vazgeçilmezi olarak görme eğilimindedirler. Daha hızlı etkileşim kurma, bilgiye çabuk ulaşılabilirlik, başkalarının hayatlarını merak etme vb. durumlar sosyal medya kullanımının tercih edilmesinin sebepleri olabilmektedir. Sosyal medya, kişilerin günlük hayatlarının bir parçasını yansıtabildikleri ve sürekli aktif olan bir mecradır. Sosyal medya araçları ile kişiler kendilerini olmayı arzu ettikleri kimliklere bürünerek sergileyebilmekte hatta kimi zaman yaşam tarzları ve imajları anlamında aşırıya kaçabilmektedirler.
Sosyal medya araçlarının ortaya çıkmasıyla birlikte kişiler uzun zamandır görmedikleri arkadaşlarını bulma imkânına, onlardan birçok kanal aracılığıyla haber alma, takip etme, kendileri hakkında paylaşım yapma imkânı bulmuşlardır. Özellikle fotoğraf paylaşımının arttığı da açıkça görülebilmektedir.
İnsan, doğası gereği diğer insanlarla veya belirli kişilerle temas halindedir. İnsanın diğer insanlarla iletişim halinde olması, ilişkiler kurması, insanın sosyal varlık olmasının bir sonucudur.
Geçtiğimiz günlerde Amerika merkezli bir e-alışveriş sitesinde, çocuk kaçakçılığı ve ticareti yapıldığına dair kanıtlar, iddiaları doğrular nitelikte idi. "Wayfair Skandalı" olarak gündem olan bu olay ilk değil. Çocukların cinsel olarak istismar edildiği, şiddete uğradığı, Pedofillere pazarlandığı Pizzagate Olayı da, dünya çapında çok konuşulan, çocukların çevrim içi yollarla nasıl istismar edildiklerini gösteren olaylardan. Basına yansıdıkça haberdar olduğumuz bu vakıalar, çocuklarımızın bugün dijital ortamlarda hangi tehlikelerle karşı karşıya kalabileceklerinin de en büyük kanıtlarından.