İnternet ve Teknoloji
Sosyal, dijital mecralarda topluma dikte edilen, yaşam tarzlarının, ideolojilerin, kültürlerin, inançların, algıların tüketicisiyiz. Ve bu çoğu zaman bireylerin bilinçli bir tercihi olmayabilir.
İnternetle ve sosyal medya ile yatıp internet ve sosyal medya ile kalkıyoruz. Teknolojik aletlerle iç içe yaşıyoruz ve onları kullanıyoruz. Bilemiyorum belki gelecekte yapay zekâ ile donatılmış robotlar insanları yönetmeye başlar. Elimizdeki akıllı telefonumumuz her DIT dediğinde hemen ona bakma gereği duyuyoruz, sosyal medyada ne kadar beğenildiğimiz, yazdıklarımız ve paylaştıklarımızın ne kadar paylaşıldığı, ne kadar izlendiğimiz bizim için o kadar önemli hale geldi ki…
Yanlış algı ve kaygı hali ile yaklaşıldığında kişiyi oldukça zor durumlara düşüren, sağlığımı kazanayım derken sağlıktan eden bir konudan bahsedeceğiz: Siberkondria!
Birçoğumuz arkadaşımıza bu iki söylemiş veya onlardan bu sözleri duymuş olabiliriz. Şimdi biran bu söylediklerimi düşünün ve bunun doğru olup olmadığına siz karar verin. Yüksek ihtimalle çoğumuz bu söylediğim ifadenin doğruluğu noktasında bana hak verecektir. Zaten başlığı bu şekilde atmamın en önemli sebebi sizlerin de benim de ve bizim dışımızda birçoklarının da verdiği bu cevaptır aslında “Google’a bak, WhatsApp’tan gönder” sözü.
Teknolojik cihazları kullanırken kendimizi, duygularımızı, hayatımızı, aile ve sosyal ilişkilerimizi, görev ve sorumluluklarımızı ne yönde etkilediğini objektif bir şekilde değerlendirmeliyiz. Teknolojiyi amaçlarımız doğrultusunda ve farkında olarak mı kullanıyoruz, yoksa internetin ve sosyal medyanın uçsuz bucaksız dünyasında oradan oraya sürükleniyor muyuz?!
Şimdinin ebeveyn olmuş çocukları için en güzel akım(challenge) mavi göğe bakıp bulutları hayal gücünün elverdiğince hayvanlara, eşyalara, yüzlere benzetmek ve bu kurulan benzerlik ile birlikte bulutlara ve mavi göğe baktıkça büyülenip mutlu olmaktı. Aradan çok zaman geçti… Hayatımıza İnternet girdi, bilgi teknolojileri hızla ilerledi. “Dijital Çağ” olarak adlandırılan bir zamanın içinde buluverdik kendimizi. İnternetin yoğun bir şekilde kullanımı ile birlikte günlük hayatın pratiklerine kadar hemen her şey değişti ve dönüştü.
2000’li yıllara kadar, sokaklarda oyunlar oynayarak büyümüş bir nesiliz, (nesildik). Oynadığımız bilyeler, misketler, iple bağlanmış oyuncak arabaları, tebeşirle yerlere çizdiğimiz dörtgenlerde oynadığımız seksekler, uzuneşekler, kör ebeler, saklambaçlar… Bütün bu oyunlar özlemle andığımız çocukluğumuzun masumane oyunları… Tüm bunlar hatıralarımızda çoktan yerlerini aldılar bile.
Bugün en çok okunanlar
- KVKK ve TCK 132. Maddesi Kapsamında Sosyal Medya Mesajları ve Hukuki Sorumluluk
- HAKARET, TEHDİT VE ŞANTAJ SUÇU İLE KARŞILAŞTIĞIMIZDA NE YAPMALIYIZ?
- TEKNOLOJİ ÇAĞININ E-HASTALIKLARI
- SESLİ KİMLİK AVI DOLANDIRICILIĞI (VOICE PSHISHING) NEDİR?
- SİBER SUÇLARIN ÖTEKİ YÜZÜ: SEXORTİON (CİNSELLİK İÇEREN GÖRÜNTÜLERİ KULLANARAK ŞANTAJ YAPMA)